Aşkın ve hüznün mevsimi… Yıpranmış, pembe boyalı tahta masadaki iki kahve fincanının yalnızlığına, düşen sonbahar yaprakları eşlik etmiş, sırdaşları olmuş… Şimdi o sohbet yok…
Daha biraz önce Eylül’e inat, o cıvıl cıvıl yeşil fincanlara ruh veren dudaklar da artık yok masada.
Birazdan fincanlar ve yapraklar da kalkıp sonsuzluğa karışacaklar.
Duygular mı…?
Onlar çoktaan gitmişler.
Orada kalan sadece benim duygularım ve şu meraklı objektifim…
Hoş geldin hüzün…
Metin ve fotoğraf: Özcan Taras