Ballıkayalar Vadisi, Akdeniz ile Avrupa-Sibirya bitkiler coğrafyasının geçit kuşağında bulunmaktadır. Vadi, kireç taşlarının erimesi sonucu gelişen özgün yer şekilleri ile bir karstik boğazdır ve I. ve III. derece doğal sit alanı konumundadır.
Bölgede yapılan bilimsel çalışmalar sonucunda 74 bitki ailesine ait 247 cins, 403 tür, 7 alt tür ve 6 yan tür olmak üzere 416 alt canlı türü tespit edilmiştir. Bu alt canlı türlerinin 15’i bölgeye ait ve çok ender görülen bitki türlerindendir.
Alt canlı türlerinin iklim bölgelerine göre dağılımları ve oranları; 108 alt canlı türü (%25,9) Akdeniz, 3 alt canlı türü (%0,72) İran-Turan ve 56 alt canlı türü (%13,4) Avrupa-Sibirya bitki coğrafyası bölgesinin elementi şeklindedir. 167 alt canlı türü (%40,1) ise geniş yayılışlıdır veya bitkiler coğrafya bölgesi bilinmeyenlerdendir.
Ballıkayalar’a yaptığım ziyaret boyunca birçok alıcı kuş gözlemledim. Bazı arkadaşlarımın gözlemlerinden edindiğim bilgilere göre de bölgede; atmaca, alaca karga, hüthüt tarla kuşu, bülbül kuşu, çakal, tilki, tavşan, domuz ve köstebek gibi çeşitli hayvanlar yaşamakta.. Eskiden bu bölgede arı popülasyonu oldukça fazlaymış. Bölgenin adının Ballıkayalar olmasının sebebi de bu bu yaban arılarından geliyor.
Tabiat parkı alanının, Akdeniz bitkiler coğrafyası bölgesi ile Avrupa-Sibirya bitkiler coğrafyası bölgesi arasında yer alması, bu bölge elementlerinin İran-Turan bitkiler coğrafyası bölgesi elementlerinden belirgin bir şekilde daha fazla olmasını açıklamaktadır.
Kocaeli Yarımadası, içinde bulunduğu Marmara Bölgesi gibi geniş anlamda Akdeniz iklimi ile Karadeniz iklimi arasında bir geçit iklim tipine sahiptir. Bu iklim karakterini en iyi şekilde bölgenin bitki örtüsü üzerinde görmek mümkündür. Akdeniz ikliminin hâkim bitkilerinden olan maki ile nemli Karadeniz ikliminde büyüyen ve gelişen içsalgı elemanları Kocaeli Yarımadası’nda yan yana görülürler. Bölge iklimine Akdeniz özelliğini kazandıran, bu bölgede de kışların ılık ve en yağışlı mevsim olmasıdır.
Kış aylarındaki Akdeniz etkisi, Gebze’de kendini kuvvetli olarak hissettirir. Yarımada da, yaz yağışlarının nispeten en düşük olduğu yerlerden biri de maki elemanlarının türce en zengin yayılış gösterdiği Gebze’dir (Genel olarak, Akdeniz iklimi; yazların sıcak ve hemen hemen kurak, buna karşılık kışların ılık ve yağışlı geçmesi ile bilinir).
Bu iklim tipi adını aldığı Akdeniz kıyılarında olduğu gibi, Ege ve daha önce belirttiğimiz gibi Marmara’da da etkilidir. Ancak Marmara Bölgesi’nde, Ekim sonundan Mart başına dek süren kış mevsimi biraz daha soğuk geçer. Yarı nemli olarak nitelendirilebilen ve kış yağışları ağırlıklı olan bu iklim, bölgede yayvan ve sert yapraklı odunsu bitki formlarının gelişimi için uygun bir ortam sağlamaktadır. Maki ve yalancı maki şeklinde adlandırılan bitki örtüsü formları, özellikle üzerinde yaz kuraklığının etkili hissedildiği kalkerli kayalar üzerinde görülmektedir.
Metin ve fotoğraflar: İsmail Şahinbaş
KARTEPE DERGİSİ 4. SAYI