BALLIKAYALAR KANYONU’NDA BAHAR

Kocaeli’nin bağrında, İstanbul’a komşu olan Ballıkayalar coğrafyası, bahar aylarında bir başka güzel oluyor. Ballıkayalar Kanyonu’nun tanıtımına gelmeden önce, kanyonun doğa sporcuları tarafından keşif sürecinin bilinmesinde yarar görüyorum. Ballıkayalar Kanyonu; Kocaeli’nin Gebze ilçesi Tavşanlı Mahallesi sınırlarında, günümüzdeki İstanbul’dan Anadolu’ya giden üç ana yolun hemen yanı başında bunuyor.

‘Eski İstanbul Yolu’

İstanbul’dan Kocaeli üzerinden Anadolu’ya giden araç yollarından biri olan günümüzde ‘Eski İstanbul Yolu’ olarak bilinen yol Ballıkayalar Kanyonu’nun kuzeyinden geçiyordu. 1960’lara kadar kullanılan bu yol İzmit-Üsküdar yolu olarak da biliniyor. Kocaeli Üniversitesi’nin Umuttepe Yerleşkesi’nden geçen bu yol; Roma Yolu ile de zaman zaman kesiştiği bölgeler bulunuyor. Bu yol zaman zaman benim de kullanmaktan keyif aldığım bir yoldur.

İzmit-Üsküdar hattı

‘Eski İstanbul Yolu’ olarak adlandırılan bu yolunda İstanbul’dan Kocaeli üzerinden Ankara yönüne giden giden araçlar çalışırdı. İzmit’ten Adapazarı’na giden yol Akmeşe’den geçmekte idi. Bu araç yolunun İzmit’ten İstanbul’a giden bölümü Üçtepeler-Karayakuplu-Sevindikli-Denizli-Molla Fenari-Kurtköy-Ümraniye-Üsküdar şeklinde idi. Tüm bu bilgileri vermemin sebebi, bir zamanlar Ballıkaylar Kanyonu sadece bölgede yaşayan ahalinin bildiği, içinde arıların bal yaptığı muhteşem bir coğrafya olmasıydı. Ballıkayalar ismi de buradan gelmektedir. Bölgede, bir de Balkayası isimli bir yer daha var. Balkayası da, Ballıkayalar gibi arıların doğal olarak bal yaptığı bir coğrafyadır.

D 100 Karayolu

1960’lı yıllarda açılan İstanbul-İzmit Karayolu (E 5, daha sonra D 100) Gebze’den sonra Tavşanlı Köyü üzerinden önce Dilovası’na, oradan da Körfez’i takip ederek İzmit’e ulaşıyordu. Ne olduysa bu yolun açılmasından sonra oldu. Tavşanlı Köyü’nün kenarından geçen yol Ballıkayalar Kanyonu’nun keşfedilmesini sağladı. Yani önce kanyonun varlığı keşfedildi, ardından da kanyona araç ile ulaşılabilir bir konuma gelmesi ile ziyaretçi sayısını artış gösterdi.

70’lİ yıllarda İstanbullu gezginler keşfetti

Ballıkaylar Kanyonu’nun 1970’li yıllarda keşfedilmesi ile birlike özellikle İstanbullu gezginlerin ziyaret ettiği bir coğrafya oldu. O yıllarda günümüzde olduğu gibi kanyonun içine kadar yol yoktu. Bölgeyi ziyaret etmek isteyen gezginler Tavşanlı Köyü’ne kadar araç ile gelip, köyden kanyona kadar ilk öce dere üzerinde ahşap köprüden geçip ancak varabiliyorlardı. İstanbul’dan o dönemin şartlarında kanyona varmak için neredeyse yarım günlük bir çaba gerekiyordu.

Çocukluğumum Ballıkayalar’ı

Benim çocukluk yıllarım İzmit’te geçtiği için ben de mahalleden arkadaşlarımla Ballıkayalar’da sıkça kamplar yapardık. Bahar aylarında Ballıkayalar’da, yaz mevsiminde ise Kefken’de kamplarımız olurdu. 80’li yılların sonu, 90’li yılların ortalarına doğru bölgede içilebilir su kaynağı bile vardı. O kaynak şimdi duruyor mu bilmiyorum.

Tabiat Parkı

Gebze ilçesi sınırları içerisi bulunan tabiat parkı, Tavşanlı ve Denizli köyleri ile çevrelenmiş 1847 hektarlık bir alanı kapsıyor. 06.09.1995 tarihinde tescil edilen park; İzmit şehir merkezine 39 km, İstanbul’a ise 65 km mesafede bulunuyor. Gebze’ye 8 km uzaklıkta olan Ballıkayalar Vadisi, 1,5 km uzunluğunda ve 40 ile 80 metre arasında değişen genişlikler bulunuyor. Vadinin çevresinde Tavşanlı, Pelitli, Köseler, Balçık ve Muallim gibi yerleşim merkezleri yer alıyor.

Metin ve fotoğraflar: İsmail Şahinbaş

KARTEPE DERGİSİ 4. SAYI